5 Aralık 2009 Cumartesi

Pipim çıkarsa diye..

Ergenliğimde hiç saçmalamadım, gerçekten. Ve saçmalayanların tam orta yerinde oyun kurucu görevindeydim.Saçmalamadım dediysem, fevkalade saçmaladım, saçmalamadığım tek şey erkeklerdi..Benim hiç kolejli kıza yakışmayan sokak çocuğu sevgilim olmadı ya da kendimden 10 yaş büyük birine aşık olup her aradığında arabasına atlayıp, pangallıklara vurmadım kendimi. Hepsiyle arkadaştım çünkü ve bundanda yıllarca gurur duydum.Ta ki gencecik yaşımın neredeyse dörtte birini kaplayan bir ilişkim bitip, zaman zaman tekerrür etme girişimlerine başlayana kadar. Ne zormuş be kardeşim! Birde yıllarca sevgili olduğum adam için "ben ona hiç aşık olmadım, hep başkasına aşıktım, 10 senedir başkasına aşık sayılabilirim aslında" diye kıçıma itinayla girecek büyük laflar ettim.
Sevildiğimden emin olduğum zamanlar oldu, dolayısıyla tüm aşağılıklığımla aşık olduğum çocuğu düşündüm hep, onu istedim.. En ufak bir beklentim olmadı bu arada sevgilimden, kendimi bildim bileli çünkü yönlendirilmesi gereken fakat bir türlü yönlendirilemeyen, ne yapmak ne olmak istediğine bir türlü karar veremeyen, herhangi bir öneriyi anında reddeden saçma birisi oldum. Bana böyle tahammül eden, iyi bir insan sevgilim olarak kalabilirdi, ben olgun bir insanım, aşkta neymiş gibi beylik laflar ettim saçmasapan, çünkü erkekler konusunda hiç saçmalamamıştım, bir tabur balta arasındaki kızdım ben ve belki pipim bile çıkabilirdi.. Bunu önemsedim, nasıl çalışmayan bir beynim varsa bu durum hep hoşuma gitti, gittiydi yani..
Sonra birden aydınlandım. Sesli bir şekilde "çok yalnızım ulan" dedim. Süper bencil bir çocuğa aşık olmuştum 15 yaşında, 10 seneden fazla zaman geçmiş üstünden.. bu 10 senenin 7 senesi beni sadece uzaktan izlemekle yetinen, ben iyiysem iyi, kötüysem kötü ve tabiki söz dinlemediğim için üstümdeki yüke asla ortak olmayan bir sevgilim olmuştu. Envayi çeşit saçmalık yapmıştım, izleyicisiydi onların.. İzleyicilerim arasında canım dediğim bir avuç arkadaşımda vardı, onlar benim çocukluğumdu.. Hepsini şöyle bir gözden geçirdim, saçmalama zamanlarında saçmalamışlardı, ve bırakıp devam etmişlerdi herşeye.. Halbuki ben hala bir üst geçitte cam kırıklarının arasında ilk önce solculuk oynayıp, hadi bırakın lan istop oynayalım kızı kalmıştım. Onlar aşık olmuş terkedilmiş, üzülmüş ve ilerlemişlerdi.. ben terkedildiğim yerden her geçtiğimde ağlıyordum, onlar çoktan önlerindeki maçları beklemeye koyulmuşlardı, benim olabilecek en ufak bir deneyime tahammülüm yoktu. Skandal! Kaldığım yerde kala kalmıştım, olgunum ben aşığım diye üzülemeyeceğim deyip, hep yazık ettiğimi düşündüğüm sevgilimle kalmaya karar verdiğim an herşeyi kaybetmiştim. Bu ağır yük malesef sosyal hayatımda muhteşem bir hayal kırıklığı yaratmış, kafamda inandığım herşeyin peşinden koşma girişiminde bulunmuş ama sonra derhal vazgeçmişim.Tutunamama problemim hat safha da devam ediyor halim gerçekten içler acısı. İnsan 15 sene önceki gibi kalır mı? Kim dedi değişmek kötü birşey diye ulan! Herkes değişir, ortada bir öbek bok gibi kalırsınız size söyleyeyim, derhal değişin, birşeyler sizi değiştirsin yani izin verin.. Solcuyken islamcı, islamcıyken liberal olanları bağrıma basacağım, öyle hastası oldum değişimin. Orta da yapayalnız kaldım, bu gerçek ayol, ajite etmek için söylemiyorum yani..
Neyse nerden girdiğimi unuttum bu son cümlemi okuyunca şimdi de, moralim bozuk.. Acayip bozuk. Kimi bıraksam hayatına devam ediyor ve ben böyle daha fazla yaşayamayacağım. Devam edenleri kıskanmaktan ziyade sinirleniyorum artık. Arkadaşlarım hayatına devam ediyor, aşık olduğum -eskiden tabi artık- çocuk devam ediyor, en son bana koyup bu yazıyı yazdıran da eski sevgilimin hayatına devam ettiğini görmek. E ne oldu? Ben hala kala kalmış vaziyetteyim, deli deli işlere kalkışıp vazgeçme hallerindeyim..
Sinirleniyorum!
Koduğumun hayatında tek hakkım vardı ve ben kendime bakınca süper başarısız bir insan görüyorum. Başaramadım, olmadı yani deyip hala öylece duruyorum..Ara sıra kendimi yokluyorum velev ki bir düğmem vardır, birinin eli deyip off konumuna getirmiştir, on yaptım mı aynen başlarım diye ama malesef..
İşte bunları o ergen zamanlarda üzülmeyi saçma bul, kız gibi kapris yapmayı saçma bul, ilgi beklemeyi saçma bul, birinin hayatını kolaylaştırmasını saçma bul tribinde -kafam kopsun- ben olgunum, diğerlerinden farklıyım tribiyle geçirirsen, akranların çocuk çocuğa karışırken sen hala adım atmaya çalışırsın güzel kızım. Şimdi küllerinden doğma tribine gireceğini biliyorum, erkenden uyarayım, senin harcın değil o işler, git bir köşede ölmeyi bekle güdük kız!!

Hiç yorum yok: